Dünya üzerinde birbirinden farklı işlerde çalışan birçok kadın mevcuttur. Bunlardan biri olan Beatrice Boulanger, 52 yaşında gittiği doktordan aldığı sonuçlar sonucunda göz yaşlarını tutamadı. Yardımcı kadın olarak çalışan Boulanger’da servikal omurga daralması, boyun ve baş parmağında kireçlenme, omuz eklemi kıkırdağı bozulması ve omuz kayması olduğu ortaya çıktı. Doktoru Boulanger’a 52 yaşındaki bir kadına göre çok yaşlı bir bedene sahip olduğunu söyledi. Boulanger ¨Doktor bana bütün sağlık sorunlarımın ağır kaldırmamdan kaynaklandığını söyledi¨ dedi.
Boulanger 10 yıl boyunca bir fabrikada pantolon dikiyor ve bazıları ağır hasta olan birçok yaşlı insanı günde birkaç kez evlerinde ziyaret ederek yardımcı oluyor. Boulanger ¨Eğitimim yoktu, o yüzden her şeyi öğrenmem gerekti. Fazla kilolu insanlarla birlikte çalıştım (onları taşıdım) ve o zaman omzumu mahvettim.¨ dedi. Yaşlı bir kadına banyodan çıkarken yardım eden Boulanger Şubat 2015’te omuz problemi ile karşı karşıya kaldı. ¨Eklemimin etrafındakiler çöküyordu. Doktorlar kol kemiğimin başını kesmek zorunda kaldı.¨ diyerek problemini anlattı.
Boulanger birçok kadının benzer iş kazaları ile karşı karşıya olduğunu belirtti. Fransa’daki Çalışma Koşullarını İyileştirme Ulusal Ajansı verilerine göre 2010 – 2015 yılları arasında genel olarak işten ayrılmayı gerektiren kazaların 15,3 azaldığını belirten Boulanger bu oranın kadınlar arasında yükseldiğini dile getirdi. Bu durumunda kısmen Fransa’daki istihdamın değişen doğasıyla açıklandığını dile getiriyor. Erkekler tarafından yapılan sanayi işleri kaybolurken, çok sayıda kadının iş piyasasında yer aldığı ve girdikleri sektörlerde sağlık ve güvenlik sorunlarının olduğunu dile getirdi.
Ekonomik Sosyal ve Çevre Konseyi 2010 yılında Fransa’da şunları dile getirdi; ¨Toplumsal cinsiyet perspektifinden yapılmış araştırma neredeyse hiç yok. Mesleki risk faktörlerinin kadın sağlığı üzerindeki etkisi pek çok açıdan görünmüyor. Konuya yabancılık var, konu hafife alınıyor ve dolayısıyla hiçbir şekilde hesaba katılmıyorlar.¨
Psikiyatr Marie Peze’ye göre ¨En büyük acı kol sinir ağının zorlanması durumunda ortaya çıkar. Kol sinir ağı vücut derinliklerine (boyun ve koltuk altı arasında) ulaşan sinir ağıdır. Bu durum, meslek hastalıkları tablosunda (Tablo 57) listelenmiştir.¨ dedi. Meslek hastalıkları için 1972’de hazırlanan tablo içerisinde birçok eksik mevcut ve bu durumda da kadınların meslek hastalıklarının belirlenmesinin önüne engel olarak çıkıyor. Birçok ülkede kasiyerlik meslek hastalıkları açısından görünmemektedir.
Meslek hastalıkları tablosu 18. Yüzyılın başlarında İtalyan tıp profesörü olan Bernadino Ramazzini tarafından hazırlandı. Liste kadınların sıklıkla karşı karşıya oldukları düşük yoğunluklu ve tekrarlı çalışmaları dikkate alıyor ve kas iskelet bozukluklarını listeliyor. Ancak Ramazzini bu çalışmayı yaparken dokumacılar, fırıncılar ve kopistler (benzeti ressamı) arasında gözlemlerde bulunuyor. Çalışma geliştirilerek 19. Yüzyılda terziler ve çamaşır yıkayan kadınlarda gözlemleniyor. 1955 yılında ilk defa havalı çekiçler ve diğer titreşimli araçlar kullanımı nedeniyle kas iskelet bozukluğu hastalıkları tazminatı almaya uygun görülüyor.
İş kanunu uzmanı olan Rachel Saada da bu konu ile ilgili tanımlama sürecinde belirsizlikler ve yetersizlikler olduğunu vurguladı. Saada ¨’Zorluk’ terimi meseleye gölgew düşürüyor. Acıyı önemsiz hale getirmek ve zayıf iş organizasyonunun sebep olduğu zararların ortadan kaldırılması için harekete geçiliyormuş gibi yapmak için kullanılıyor¨ dedi.
Mevzuatlar sürekli olarak iyileştiriliyor. Ancak maalesef ki birçok titiz ve tekrar eden iş her zaman ‘zorluk’ olarak nitelendirilmiyor. Peze, bir kuşkonmaz çiftliğinde yaptığı çalışma sonrasında günden birkaç saat boyunca bükülerek kuşkonmaz toplayan erkek işçiler gördüğünü ve kadın işçilerin bu kuşkonmazları sepete koyduğu bir banda aktarıldığını belirtiyor. Ancak erkek işçiler için sınırsız kontrat yapılırken kadın işçiler için sadece sepet başı ödeme yapılıyor. Yaptıkları iş sadece kuşkonmazları temizlemek olan kadın işçilerin birçoğunda kas iskelet bozukluğu görüldüğünü de belirtiyor.
Chappert mesleki zorlanmalar konusunda ¨İnsanlar ‘zorluk’tan bahsederken psikolojik zorlukları, iş yerinde strese maruz kalmayı, kişiyi duygusal olarak zorlayan mesleki ya da müşteri ilişkilerinin yol açtığı sorunları bu tanıma katmıyorlar. Ağır yükler ve gece mesaisi gibi bunları da hesaba katmalılar. Kadınlara özgü riskler yok, yalnızca kadınların yaptığı işlerle ilgili riskler var¨ diyor.
