Günden güne insanlık adına sahip olduğumuz önemli değerleri kaybediyoruz. Ebeveynler ve bizler sosyal medyada, televizyonlarda, gazetelerde kadına, çocuğa ve hayvanlara şiddetle ilgili haberlere sıkça rastlamakta ve birtakım kötü hissiyatlara bürünmekteyiz.
İnsanın yüreği parçalanıyor bu tarz olaylara tanıklık ettikçe; küçücük bedenlere yapılan eziyetler, merhametsizce gösterilen davranışlar, sona eren hayatlar ve dahası? İnsanoğlunun böyle acınası olaylarla anılması gerçekten utanç verici.
Çocuklar dünya üzerindeki en masum canlılardır. Her şeyden habersiz, ne olduğunu bile anlamadan gelivermişlerdir buraya. Bir o kadar da hassastırlar, zira doğumu esnasında en ufak bir aksilik çocuğun hayatını bir anda değiştirebilir. Anne ve babalar, dünyaya getirdikleri çocuklarını titizlik ve özenle korumakla görevlidir. Bugün bu görevi hangi ebeveyn tam anlamıyla yerine getiriyor orası tartışılır. Eğer yetişen nesil bazı kesimler tarafından hoş görülmüyorsa bunun nedeni hiç kuşkusuz yeterli ilgiliyi göstermeyen anne babalardır.
Adı üstünde ?çocuk?? Sen ne öğretirsen, senden neyi görürse, sen nasıl eğitirsen o çocuğun hayatı o şekilde yönlenecektir. Çocuklara öğretilmesi gereken en önemli unsurlardan biri ise etrafındaki tehlikelere karşı onları uyarmak ve bilgilendirmektir. Çocuk bu tehlikeleri yaşayarak öğrenmemeli, anne ve babasının iş işten geçmeden öğretmesi gerekir.
Her insan istediği veya hayal ettiği gibi bir yaşantıya sahip olamayabilir. Bu hayat bizi her defasında sorunları kökten çözmek yerine sorunlara karşı tedbir almaya itiyor. Çocuklarımızı olası tehlikelerden, tacizden ve kaçırılma olaylarından korumak için alabileceğimiz tedbirlere bir bakalım:
Çocuklarımızı iyi yetiştirelim, onlara sahip çıkalım. Tedbiri hiçbir zaman elden bırakmayalım.